Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı, Roketsan Uydu Fırlatma, Uzay Sistemleri ve İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi ile Patlayıcı Hammadde Üretim Tesisi Açılış Töreni'nde, Malazgirt, Otlukbeli, Çaldıran, Mohaç ve Büyük Taarruz gibi birçok zaferlerin elde edildiği ağustos ayının, şanlı tarihte müstesna bir yerinin olduğunu belirtti.
Bugün bir yandan 30 Ağustos zaferini kutlamanın gururunu yaşarken diğer taraftan da Türkiye'nin gelecek yüzyıllarını şekillendirecek Uzay Sistemleri ve İleri Teknoloji Araştırma Merkezi'ni hayata geçirmenin haklı gurur ve heyecanını yaşadıklarını anlatan Akar, teknoloji merkezinin hayırlı olması temennisinde bulundu.
Akar, Türkiye'nin bugün geldiği noktanın yıllarca "hayal" olarak gösterildiğini ifade ederek, "Yapamazsınız, başaramazsınız denilerek kurumlarımızın özgüveni sarsıldı, maalesef yıllarımız heba edildi. Ancak Türkiye tüm olumsuzluklara ve engellemelere rağmen zat-ı devletlerinin kararlı tutumu, liderliği, teşviki ve desteğiyle bu engelleri birer birer aştı. Başta savunma sanayii olmak üzere her alanda büyük başarılar elde ettik ve bir zamanlar hayal denilen projeler hayata geçirildi." diye konuştu.
Söz konusu başarıların yüksek bir moral ve motivasyon sağladığına da dikkati çeken Akar, "Yapabildiğimizi, başarabildiğimizi gördük ve tüm dünyaya da gösterdik. Artık şirketlerimiz dünyanın önde gelen firmaları arasında yer alıyor. Bu şirketlerimizden biri de gururla ifade etmek isterim ki Roketsan'dır." dedi.
Kara, deniz, hava savunma sistemleri, hassas güdümlü füzeler ve mühimmatı, balistik koruma sistemleri ve uzay projesi çalışmalarını yürüten Roketsan'ı "büyük bir değer" olarak nitelendiren Akar, "Yüksek teknoloji üreterek Silahlı Kuvvetlerimizin kritik ihtiyaçlarını karşılayan, ülkemize katma değer sağlayan ve uluslararası pazarda rekabet gücü yüksek olan Roketsan gibi kurumlarımız bizler için vazgeçilmezdir." ifadesini kullandı.
Bakan Akar, bilim ve teknoloji alanında daha çok çalışmak gerektiğini ve kaybedecek zamanlarının olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
"Bugün açılışına şahit olduğumuz Uzay Sistemleri ve İleri Teknoloji Araştırma Merkezi de işte bu farkındalığın bir sonucudur. Bu tesis aynı zamanda ülkemizin bilim ve teknoloji tarihi açısından da önemli bir kilometre taşı olacaktır. Gelecekte neler olabileceğine dair öngörülerde bulunarak bunlarla ilgili projeleri uygulamaya koymak ülkelerin bekası açısından son derece önemlidir. Mevcut teknolojik gelişmeler ve değişen tehdit yelpazesi dikkate alındığında, caydırıcılığı sağlamada, krizlere ve tehditlere müdahale etmede orduların sadece karada, denizde, havada değil, uzayda ve siber uzayda da yani siber vatanımızda da güçlü olması gerektiği görülmektedir. Çevresi istikrarsızlıkla dolu bir coğrafyada bulunan ülkemizin güvenliğini sağlamak ve milli menfaatlerimize yönelik tehditleri bertaraf etmek için savunma sanayisi ve teknoloji konusunda yaptığımız atılımlar bu anlayışın bir yansımasıdır."
"Bugün, dünden daha güçlü olmak zorundayız"
"İlgi ve etki alanı her geçen gün büyüyen ülkemiz hem kendi hak, alaka ve menfaatlerini korumak için hem de umudunu bizlere bağlamış olan mazlum ve mağdur milletlere yardım etmek için bugün, dünden daha güçlü olmak zorundadır." diyen Akar, bugünün ve geleceğin dünyasını şekillendiren yapay zeka, büyük data, nesnelerin interneti, robotik uygulamalar ve uzay teknolojileri gibi alanlarda yapılacak çalışmaların önemli olduğunu vurguladı.
Akar, Uzay Sistemleri ve İleri Teknoloji Araştırma Merkezi'nin Türkiye'nin uzay alanındaki iddialarını somutlaştırma ve gerçekleştirme yönünde attığı büyük bir adım olarak değerlendirerek, şöyle konuştu:
"Üniversiteler, paydaş milli firma ve enstitüler ile birlikte bu teknoloji ve bilim merkezinde yapılan çalışmaların, mevcut bilimsel kapasite ve yeteneklerimizi artıracağına, uzay bilimleri alanında çalışacak nitelikte insan kaynağını geliştireceğine, bilhassa gençlerimizin bu alanlara yönelimini teşvik edeceğine, Türk Silahlı Kuvvetlerinin etkinliğini, caydırıcılığını ve saygınlığını daha da artıracağına, geleceğin bilimsel ve teknolojik çalışmalarına alt yapı oluşturacağına ve ekonomik kalkınmaya doğrudan etkili olacağına inanıyorum. Aynı zamanda burada elde edilecek bilgi birikiminin savunma sanayisi başta olmak üzere milli sanayimizin tüm sektörlerine önemli katkılar sağlayacağını söylemek yanlış olmayacaktır."