Irak Müslüman Alimler Derneği'nin siyasi şube yetkilisi Muthanna Harith ed-Dari yaptığı bir açıklamada Irak'ta Sunnilerin yaşadığı bölgelerde güvenlik sorunlarının olduğunu belirti. Harith ed-Dari bu güvenlik tehditlerinin en etkin kaynağının ise Haşdi Şabi Türkçe adıyla Halk Seferberlik Güçleri (Arapça: الحشد الشعبي, "el-Haşdi eş-Şabi") olduğu belirtiliyor.
Kendilerine Muhammed Şiya es-Sudani de dahil olmak üzere birçok kez güvenlikle ilgili sözler verildiğini belirten Irak Müslüman Alimler Derneği yetkilisi Harith ed-Dari Halk Seferberlik Güçlerinin Sünni bölgelerden çıkarılmasını kimin engellediği sorusuna ise, "İran da dahil olmak üzere çıkarları olan siyasi güçler" ifadesini kullanıyor.
Al-Dari, Sünni bölgelerin, bu güçlerin devam eden mevcudiyetinden kaynaklanan aleni ihlaller nedeniyle uğradığı güvenlik kaybını değerlendirirken bunu "herkesin muzdarip olduğu ve kendini güvende hissetmediği bir işgal durumu" olarak nitelendirdi.
El-Sudani, 2017 yılında (Sünni) Egemenlik İttifakı ile kapalı bir toplantıda, DAEŞ örgütünün sınır dışı edilmesinden bu yana Şii milisleri bulundukları Sünni bölgelerden uzaklaştırma sözü verdi. Bu söz ise halen tutulmuş değil. El-Sudani, yakın zamanda yaptığı bir açıklamada sayıları 40 bini bulan ve marjinal bir yapıya sahip olan Halk Seferberlik Güçleri'nin sunni bölgelerden çıkışının en az bir yılı alacağını ifade etmişti.
Al-Dari, bölgede bulunan şii milis gurupların bölgede huzursuzluk ve güvensizliğe neden olduğunun da altını çiziyor. Haşdi Şabi Türkçe adıyla Halk Seferberlik Güçleri'nin farklı mezheplere karşı sert uygulamaları ile biliniyor. Al-Dari'ye göre Halk Seferberlik Güçleri'nin bölgeden çıkmasının geciktirilmek istenmesinin en büyük nedeninin demografik yapıyı değiştirmek olduğu belirtiliyor.
Al-Dari, ABD'nin de bu süreçteki payına vurgu yapıyor ve Washington'u iki yüzlü olmakla suçluyor. ABD ve İran'ın uygulamalarının acısını Irak halkının çektiğini ifade ediyor.
