20 Mayıs 1948 yılında, gelişmekte olan Siyonist devletin askerî güçleri ile çeşitli Arap orduları arasındaki savaş şiddetlenirken, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), Kont Folke Bernadotte adlı İsveçli bir diplomatı Filistin'de BM arabulucusu olarak atadı.

İsveç kraliyet ailesinin bir üyesi olan Bernadotte, İkinci Dünya Savaşı sırasında diplomat olarak görev yapmış, Nazi Almanyası'nda tutulan on binlerce mahkumun serbest bırakılmasına yardımcı olmuş ve Naziler ile Müttefikler arasında bir ateşkes müzakeresi yapmaya çalışmıştı.

Bu diplomatik deneyimini, 1940'ların sonlarında Filistin topraklarında İsrail devletinin kurulması konusundaki çatışmaya aktardı, arabuluculuk çabalarını yürüttü ve kısa süre sonra bozulana kadar çatışmada ilk ateşkesin müzakere edilmesine yardımcı oldu.

Ancak onun en dikkate değer katkısı, BM arabulucusu olarak atanmasının ardından 1948 yazında üzerinde çalıştığı barış planıydı; burada ilk kez Mavera-i Ürdün (şu anda Ürdün) ile İngiliz Mandası Filistin arasında bir birlik kurulması çağrısında bulundu.

Bu planın örnekleri arasında Filistinlilerin Necef Çölü'ndeki bölgeleri kontrol etmesi, Celile bölgesinin ise Yahudiler tarafından kontrol edilmesi yer alıyordu. Hayfa ve limanı ile Lod'daki (şu anda Ben-Gurion Havaalanı olarak adlandırılan) havaalanı gibi bazı bölgelere her ikisine de serbestçe erişilebilecekti. Kudüs ise BM tarafından kontrol edilen uluslararası bir şehir olacaktı.

  • Bu, tüm taraflarca reddedildi ve ateşkesin geçerliliği sona erdiğinde çatışmanın yeniden başlamasına neden oldu.

İkinci önerisi ise daha karmaşık ve uzlaşmacı bir öneriydi; ancak İsrail devletinin varlığını onaylarken aynı zamanda Filistinlilerin geri dönüş hakkını da sıkı bir şekilde destekliyor, Nekbe sırasında topraklarından ve mülklerinden sürülen Filistinlilere izin verilmesi gerektiğini savunuyordu. Geri dönmeyenlerin ülkelerine geri gönderilmesi, yeniden yerleştirilmesi ve maddi tazminat ödenmesi gerektiğini söyledi.

"Yahudi göçmenler Filistin'e akın ederken, çatışmanın bu masum kurbanlarının evlerine dönme hakları reddedilirse ve aslında en azından Arapların kalıcı olarak yerlerinden edilmeleri tehdidini sunarsa, bu temel adalet ilkelerine karşı bir suç olacaktır." sözlerinin teklifinde yer aldığı aktarılıyor.

  • Bernadotte'tun planını 16 Eylül 1948'de BM Genel Kurulu'na sunması, Siyonist militanlar ve paramiliter gruplar arasında planın gerçekten onaylanıp uygulanacağı yönünde korkulara yol açtı.

Stern Çetesi (ya da 'Lehi') ve liderliği, bu onayı engellemek için kararlı adımlar attı.

  • 17 Eylül'de, teklifin sunulmasından sadece bir gün sonra, dört Lehi teröristi Bernadotte'ın konvoyunu Kudüs'ün Katamon semtinde pusuya düşürerek BM arabulucusuna altı, yanında oturan Fransız subayı Albay Andre Serot'a da 18 el ateş etti.

Serot hemen öldürülürken, Bernadotte hastaneye kaldırılarak kısa süre sonra hayatını kaybetti.