Türkiye

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin soruları yanıtladı: (1)

"Orta Vadeli Program'da toplumla paylaştığımız politikaları, özellikle de yapısal reformları, hayata geçirmemiz sürecinde asıl meyvelerini Orta Vadeli Program'dan sonra almaya başlayacağız"

Abone Ol

TBMM (AA) - Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 'Orta Vadeli Program'da toplumla paylaştığımız politikaları, özellikle de yapısal reformları, hayata geçirmemiz sürecinde asıl meyvelerini Orta Vadeli Program'dan sonra almaya başlayacağız. Malum yapısal dönüşümler bir anda sonuç veren süreçler değildir. Burada atacağımız adımların meyvelerini daha ziyade 4'üncü, 5'inci yıllarda alacağımızı varsayıyoruz.' dedi.

Yılmaz, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 12. Kalkınma Planı görüşmelerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Kalkınma planlarının, daha yüksek refah seviyesine ulaşılmasında topluma yol gösterdiğini, kısa vadeli yaklaşımların ötesine geçerek uzun vadeli temel amaç ve öncelikleri ortaya koyduğunu belirten Yılmaz, tüm kalkınma planlarının 21 yıllık eser ve hizmet siyasetlerinin birer sembolü ve ileriye dönük yeni ufukların başlangıcı olduğunu söyledi.

Yılmaz, toplumun tüm kesimlerinin Plan'da kapsanmasının yanı sıra siyasi ve idari sahiplenmenin de büyük önem taşıdığına işaret ederek, Türkiye Yüzyılı'nda çevreye duyarlı, afetlere dayanıklı, geliri adil paylaşan, istikrarlı, güçlü ve müreffeh bir Türkiye vizyonuyla ülkenin sürdürülebilir kalkınma sürecini ilerleteceklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle birlikte, hükümet dönemleriyle plan dönemlerinin örtüşür hale geldiğini dile getiren Yılmaz, 'Bundan sonra da vatandaşımız kimi tercih ederse, hangi hükümete bu yetkiyi verirse o hükümet gelip Mecliste planını sunma ve hükümet ettiği dönem boyunca bir planla birlikte bunu gerçekleştirme imkanına kavuşmuş olacaktır. Bu anlamda uygulama şansının ben daha fazla olduğunu düşünüyorum.' diye konuştu.

Yılmaz, her ülkede farklı isimler altında plan yapan kurumların bulunduğunu belirterek, serbest piyasanın güçlü olduğu ekonomilerde aynı zamanda devletlerin de güçlü olduğu ve bunların birbirinin zıddı süreçler olmadığını kaydetti.

Strateji ve Bütçe Başkanlığının son derece önemli ve güçlü bir kurumsal yapı olduğu ifade eden Yılmaz, Devlet Planlama Teşkilatının en önemli mirasının uzmanlık kültürü olduğunu, bu kültürün bilgi ve tecrübeden güç alan anlayışla hareket ettiğini, Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile bu kültürün devam ettiğini anlattı.

- 'Dünya konjonktürü beş yıllık bir perspektifle baktığınızda daha olumlu görünüyor'

Yılmaz, bu yıl 12. Kalkınma Planı, Orta Vadeli Program (OVP) ve bütçe sürecinin bir arada sürdürüldüğünü belirterek, 'Ama bu birbirinden kopuk yürütüldüğü anlamına gelmiyor. Tam aksine üçünde de aslında mutfak Strateji ve Bütçe Başkanlığımız.' dedi.

OVP ile 12. Kalkınma Planı arasında kopukluk olduğu eleştirisine yanıt veren Yılmaz, şunları kaydetti:

'Birincisi dünyanın ve Türkiye'nin, önümüzdeki üç yıla ilişkin zorlu bir dönemi var. Hem ekonomik şartlar hem jeopolitik şartlardan ötürü uluslararası kuruluşların tahminlerine baktığımızda dünyaya ilişkin büyüme, ticaret tahminleri, orta vadede pek parlak görünmüyor. Ama daha uzun vadeye dört, beş yıla baktığımızda, inşallah bugünden öngöremediğimiz birtakım yeni olumsuzlukların çıkmaması halinde, 3-4 yıl sonra dünya konjonktürü ve Avrupa konjonktürü daha iyi olacak. Bizim temel ihraç pazarımız malum Avrupa. Dolayısıyla dünya konjonktürü beş yıllık bir perspektifle baktığınızda daha olumlu görünüyor. Bunun da bize olumlu yansımaları olacak. İkincisi şöyle bir varsayımımız var: Orta Vadeli Program'da toplumla paylaştığımız politikaları, özellikle de yapısal reformları, hayata geçirmemiz sürecinde asıl meyvelerini Orta Vadeli Program'dan sonra almaya başlayacağız. Malum yapısal dönüşümler bir anda sonuç veren süreçler değildir. Burada atacağımız adımların meyvelerini daha ziyade 4'üncü, 5'inci yıllarda alacağımızı varsayıyoruz.'

(Sürecek)