Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, İsrail'in hilelerini ve saldırılarını, ateşkes sürecini ve Filistin direnişinin tutumunu değerlendirdiği bir video konuşma yaptı.
Ebu Ubeyde’nin açıklamalarından öne çıkanlar ise şöyle:
"Başta Filistin ve Gazze'deki halkımız olmak üzere tüm Müslümanların fetih ayı olan mübarek Ramazan ayını tebrik ediyoruz.
İki milyar Müslüman kardeşimize diyoruz ki, din kardeşleriniz oruçlarını değerli kanlarını akıtarak açtılar.
Direniş, Gazze'de ateşkes ve esir değişimi anlaşmasının şartlarına dünya ve arabulucular önünde kendini adadı. Düşmanın tüm kaçma girişimlerine rağmen biz anlaşmayı, halkımızın intikamını alma hakkımıza ve bahanelerden çekilme isteğimize tercih ettik ve buna uymaya devam ediyoruz. Arabulucu kardeşlerimizin sözlerine saygımızdan dolayı anlaşmaya bağlı kaldık.
Düşman, halkımızın temel hakları olan anlaşmadaki birçok yükümlülüğü ezmiş; zorbalığa, ertelemeye ve sefahate başvurmuştur. Gazze'de, Lübnan'da, Suriye'de ve tüm bölgede işgalcinin zihninde suç ve sadizm kompleksi yuvalanmaktadır.
Düşman, halkımıza yönelik saldırıyı Amerika'nın örtbas etmesi amacıyla anlaşmadan vazgeçmeye çalışıyor ve Netanyahu'nun, esirlerin hayatlarından ziyade partizan çıkarlarına öncelik verme çabasında. Düşmanı nasıl yorduğumuza dünya şahit oldu. Dünya, barbarca savaşın ışığında hayatlarını korumanın zorluğuna rağmen elimizdeki esirlerin sağlık durumlarının iyi olduğuna tanık oldu. Direnişçilerin ahlaka uygun olarak esirlere iyi davranma konusunda ne kadar istekli olduklarına da şahit olundu.
İsrail, savaşla alamadığını tehdit ve hileyle de alamayacak.
Düşmanın savaş tehditleri, onu yalnızca hayal kırıklığına uğratacak. Esirlerin serbest bırakılmasına yol açmayacak.
Biz hazır durumdayız ve tüm olasılıklara karşı hazırlıklıyız. Savaşın geri dönüşü, düşmanın geriye kalan itibarını da kırmamıza neden olacak.
Halkımıza yönelik saldırıların herhangi bir şekilde artması, çok sayıda düşman esirinin ölümüne yol açacaktır. Direnişin gelecekteki herhangi bir çatışmada düşmana zarar verecek mühim bir şeyi var. Düşmanın tehditleri, zayıflığın ve aşağılanma duygusunun işaretidir.
Batı Şeria'nın kamplarındaki halkımızı ve direniş savaşçılarımızı, saldırılar karşısındaki kararlılığını selamlıyor, şehitlerimizin, yaralılarımızı ve evlerinden zorla yerinden edilenleri selamlıyoruz.
Bu mukaddes topraklar, işgalcilerin pisliklerinden temizlenmedikçe İslam ümmeti var olmayacak ve itibar sahibi olmayacaktır.
İki milyarlık ümmete, Müslüman Filistin halkının gözünüzün önünde yok edilmeye, açlığa ve yerinden edilmeye çalışıldığını hatırlatıyoruz.
İki milyarlık ümmete diyoruz ki; zalimlerin eli, kendi arka bahçenizde size ulaşmadan önce onurunuzu korumak için ne yapıyorsunuz?”
