İsrail işgali ve baskısı nedeniyle bağımsız Filistin devletinin kurulması uzun ve sancılı bir süreç oldu.

Osmanlı İmparatorluğu'nun 400 yıl boyunca hüküm sürdüğü tarihi Filistin toprakları Aralık 1917'de İngiliz işgaline girdi.

Filistin toprakları üzerinde İsrail devletinin kurulmasına zemin hazırlayan İngiltere imzalı "Balfour Deklarasyonu"nun ardından başta Avrupa olmak üzere dünyanın birçok bölgesinden Yahudiler tarihi Filistin topraklarına göç etmeye başladı.

Birleşmiş Milletler (BM), 29 Kasım 1947'deki kararıyla tarihi Filistin topraklarının bölünmesine ilişkin tasarıyı kabul etti.

Bu karar doğrultusunda tarihi Filistin topraklarının yüzde 55'inin kurulacak İsrail devletine, yüzde 45'inin ise Filistin'e bırakılması öngörülüyordu.

İsrail'in 14 Mayıs 1948'de bağımsızlığını ilan etmesinin ardından İsrail-Arap savaşı başladı.

Bu savaşın ardından İsrail, başta Batı Kudüs olmak üzere BM kararının dışında yer alan bazı toprakları işgal etti.

Bu işgalin ardından tarihi Filistin topraklarının yüzde 68'i İsrail'de kaldı.

1967'de Filistin topraklarının geri kalanı işgal edildi

İsrail'in 5 Haziran 1967'de başlattığı ve "Altı Gün Savaşı" olarak tarihe geçen muharebenin ardından Filistin topraklarının geri kalanı olan Doğu Kudüs, Batı Şeria ve Gazze Şeridi de işgal edildi.

Gazze'den 2005'te çekilen İsrail, Doğu Kudüs ve Batı Şeria'yı işgale devam ediyor.

Filistin, 1988'de bağımsızlığını ilan etti

Topraklarının işgal edilmesi nedeniyle bağımsız Filistin devletinin kurulması uzun bir mücadele sonucu elde edildi.

Bağımsız Filistin'e ulaşmak hedefiyle ilk önce 2 Haziran 1964'de Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) kuruldu.

Çok sayıda Filistinli örgütü tek çatı altında toplayan FKÖ'nün çabaları sonucu 15 Kasım 1988'de bağımsız Filistin devletinin kurulduğu ilan edildi.

Filistinli lider Yasir Arafat, Cezayir'de bağımsız Filistin devletinin kurulduğunu açıkladı.

Türkiye, Filistin'in bağımsızlığını ilk gün tanıdı

Arafat'ın ilanın ardından Filistin devletini aynı gün tanıyan ülkelerden biri de Türkiye oldu.

Türkiye ile 12 ülke daha bağımsızlığını ilan ettiği gün Filistin'i tanıdı.

Tarihsel süreçte Filistin'i tanıyan ülkelerin sayısı her geçen yıl artarken, geçen yıl sonuna kadar 139'a yükseldi.

BM Genel Kurul Başkanı: "Sadece iki devletli çözüm şiddet sarmalını ve istikrarsızlığı sonlandırabilir" BM Genel Kurul Başkanı: "Sadece iki devletli çözüm şiddet sarmalını ve istikrarsızlığı sonlandırabilir"

Filistin'in bağımsızlığını tanıyan ülkelerin sayısı artıyor

İsrail'in baskılarına rağmen birçok ülke bu yıl Filistin'i tanıma kararı aldı.

Bunlardan ilki, Karayipler ülkesi olan Barbados oldu. Barbados, 19 Nisan'da Filistin'i tanıdığını duyurdu.

Kuzey Amerika ülkesi Jamaika da 24 Nisan'da Filistin'i tanıdı. Barbados ve Jamaika'nın ardından Filistin'i tanıyan ülkelerin arasında 3 Mayıs'ta Güney Amerika'dan Trinidad ve Tobago da katıldı.

Bu ülkelerin ardından Bahamalar, 8 Mayıs'ta Filistin'i tanıdı.

Avrupa ülkeleri Filistin'i tanıma kararı aldı

İspanya, Norveç ve İrlanda, bugün yaptıkları açıklamada, 1967 sınırlarında Filistin devletini tanıyacaklarını duyurdu.

Bu karardan önce, Polonya, Bulgaristan, Romanya, Macaristan, Çekya, Slovakya ve İsveç, Filistin devletini tanıyordu.

İspanya, Norveç ve İrlanda'nın da resmi olarak bu adımı atması halinde Filistin devletini tanıyan ülke sayısı 146'ya yükselecek.

ABD, İngiltere, Almanya ve Fransa Filistin'i tanımıyor

Başta Avrupa olmak üzere dünyanın büyük çoğunluğu bağımsız Filistin'i tanırken, bu adımı atmayan ülkeler de var.

Her seferinde "iki devletli çözümden yana olduklarını" savunan ABD, İngiltere, Almanya ve Fransa Filistin'i tanımayan ülkeler arasında yer alıyor.

ABD, BM Güvenlik Konseyindeki oylamada veto hakkını kullanarak Filistin'in BM'ye tam üyeliğine de engel oluyor.

Kanada, Avustralya, Hollanda, İtalya, Portekiz, Yunanistan, Japonya, Güney Kore, Myanmar, Kamerun gibi ülkeler Filistin'i tanımayan diğer ülkeler olarak öne çıkıyor.