Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya kenti sakini Alvan, AA muhabirine canlı kalkan olarak kullanılma sürecinin yanı sıra İsrail hapishanelerinde son derece ağır ve acı koşullar altında bulunan Kemal Advan Hastanesi Müdürü doktor Hüsam Ebu Safiyye'nin durumuna ilişkin de açıklama yaptı.
İsrail askerleri Filistinlileri canlı kalkan olarak kullanıyor
Filistinli Alvan, İsrail ordusunun kendisini, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki saldırılarında canlı kalkan olarak kullanmadan önce Gazze'nin kuzeyindeki Zikim Gözaltı Merkezinde sorguya çektiğini söyleyerek, "İsrail ordusu beni Cibaliya'da yerinden edilmiş kişilerin barındığı El-Fahura Okulundayken tutukladı. Burada askerler ellerimi kelepçeledi, gözlerimi bağladı ve Zikim Gözaltı Merkezine götürdü." dedi.
Filistinli genç Alvan şöyle devam etti:
"İsrail ordusu üniforması giymek ve askeri kask takmak, bir kamerayla donatılarak, fiziksel ve psikolojik işkence tehdidi altında askerler evlere girmeden önce evleri denetlemek amacıyla bubi tuzağı kurulmuş olabilecek evlere girmek gibi tehlikeli görevleri yerine getirmeye zorlandım.
İsrail ordusu Cibaliya'da beni canlı kalkan olarak kullandı. Ev ve binalara yapılan baskınlarda askeri ekiplere eşlik etmek zorunda bırakıldım ve bu durum hayati tehlike oluşturdu."
Filistinli Alvan, "İsrail ordusu bizi dövüyor ve emirleri yerine getirmeyi reddetmemiz halinde bizi ölümle tehdit ediyordu." diyerek "Filistinlilerin canlı kalkan olarak kullanılmasının her askeri birliğin hareketlerinde 5 ila 6 Filistinli tutukluyu eşlik etmeye zorlamasının Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yaygın bir uygulama olduğunu" ifade etti.
Alvan, Muhammed Nebhan adlı Filistinli esirin başına gelen korkunç olayı anlatarak "(Nebhan) İçindeyken bir evin bombalanması sonucu yaralandı. Hastaneye kaldırıldı ve akıbeti henüz bilinmiyor." diye konuştu.
Gazze'nin kuzeyinde büyük bir yıkım yaşanıyor
İsrail ordusunun canlı kalkan olarak kullandığı Alvan, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde büyük bir yıkım yaşandığını dile getirdi.
Ordunun "Filistinli direnişçilerin veya patlayıcı maddelerin olmadığından emin olmak için önce alıkonulan Filistinlileri Gazze'nin kuzeyindeki evlere girmeye zorladığını" aktaran Alvan, İsrail'in bu uygulamalarının uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu belirtti.
Filistinli genç, "Evler bazen boştu, bazen de yaşlı sivillerin ya da ailelerin hâlâ evlerin içinde barındığını gördük." ifadelerini kullandı.
"Doktor Ebu Safiyye ile aynı hücrede kaldık"
Alvan, tahliyesinden günler önce Zikim Gözaltı Merkezindeki sorguları sırasında Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Kemal Advan Hastanesi Müdürü doktor Hüsam Ebu Safiyye ile tanıştığını ve iki gün boyunca aynı hücreyi paylaştığını söyledi.
İsrail ordusu 27 Aralık'ta Kemal Advan Hastanesi'ne baskın düzenleyerek hizmet dışı bıraktı. İsrail askerleri aralarında hastane müdürü Ebu Safiyye'nin de bulunduğu 350'den fazla kişiyi alıkoydu.
Doktor Ebu Safiyye'nin durumuna ilişkin Alvan, şunları kaydetti:
"Psikolojik açıdan çökmüş görünen Ebu Safiyye'nin vücudunda işkence izleri açıkça görülüyordu. Ebu Safiyye'nin maruz kaldığı işkence özellikle ayakları ve başında çok şiddetliydi.
Ayakları ve başındaki şiddetli ağrıdan şikayet ediyordu. Askerler, Ebu Safiyye'ye hastanedeki işinin niteliğini ve hastanedeki direniş faaliyetlerine ilişkin iddiaları soruyordu."
Filistinli Alvan, Ebu Safiyye'nin "büyük tehlike altında olduğunu ve hayatının kurtarılması için acil müdahaleye ihtiyacı olduğunu" dile getirdi.
Alvan, uluslararası insan hakları ve insani yardım kuruluşlarına, "Ebu Safiyye ve İsrail ihlallerinden muzdarip diğer Filistinlilerin hayatlarını kurtarmak için müdahale edilmesinin gerekliliği konusunda" çağrıda bulundu.
"İsrail hapishanelerinde Filistinlilerin maruz kaldığı işkence ve canlı kalkan olarak kullanımının, İsrail'in sorumlu tutulması gereken savaş suçları olduğunu" vurgulayan Alvan, İsrail'in bu uygulamalarının Filistin halkının iradesini kırmayı amaçladığını belirtti.
Son dönemde İsrail ordusu, Gazze'den onlarca Filistinliyi ayrı gruplar halinde serbest bırakırken, bunların çoğunun sağlık durumlarının işkence sonucu kötüleştiği belirtiliyor.
İsrail ordusu, 27 Ekim 2023'te Gazze'de kara saldırılarına başladığından bu yana kadınlar, çocuklar, sağlık ve sivil savunma çalışanları dahil olmak üzere binlerce Filistinliyi alıkoydu.
İsrail, daha sonra bunların küçük bir kısmını serbest bıraktı, diğerlerinin akıbeti ise bilinmiyor.
İnsan hakları örgütleri, Gazze'de alıkonulan Filistinlilerin, işkenceye ve tıbbi ihmale maruz kaldığını, bunun da birçoğunun İsrail gözaltı merkezlerinde ölümüne yol açtığını ortaya çıkardı.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda yaklaşık 17 bin 841'i çocuk, 12 bin 298'i kadın olmak üzere 46 bin 6 Filistinli öldü, 109 bin 378 kişi yaralandı.
Enkaz altında hala binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
