Ebu Zuhri, İsrail'in Refah'a kara saldırısı, Gazze'de ateşkes ve esir takası müzakereleri ile ABD'nin Gazze Şeridi'nde inşa ettiği geçici limana ilişkin açıklamalarda bulundu.
İsrail'in Gazze Şeridi'ni ve Filistinli grupları teslim alma konusunda başarısız kaldığına dikkati çeken Ebu Zuhri, İsrail ordusunun başarısızlığı nedeniyle daha önce başarılı operasyonlar gerçekleştirdiğini iddia ettiği bölgelere karadan yeni saldırılar başlattığını belirtti.
Gazze'deki Filistinli grupların direnme gücü olduğunu kaydeden Ebu Zuhri, "İşgalci (İsrail) başarısızlık üzerine başarısızlığa imza atıyor, bu nedenle de daha önceki girişimlerini yeniden deniyor. Dolayısıyla işgalcinin, Filistin direnişini bitirme veya Gazze'de tutulan esirlerini kurtarmada başarılı olamayacağını itiraf etmesi gerekir." dedi.
İsrail'in Filistinli grupların şartlarını kabul etmesi halinde Gazze Şeridi'ndeki esirlerini kurtarabileceğini vurgulayan Ebu Zuhri, İsrail ordusunun Gazze'de sürdürdüğü savaşla sonuç elde edemeyeceğini belirtti.
Ebu Zuhri, Filistinli grupların gücünü kaybetmediğine ve İsrail'in de hiçbir şekilde şartlarını dayatamayacağına işaret etti.
Refah'ta geniş çaplı göç dalgası
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentine 7 Mayıs'ta başlattığı kara saldırısına dair Ebu Zuhri, şunları söyledi:
"İşgalci, Refah kentine girdi ve yarısından fazlasını işgal etti. Orada geniş çaplı bir göç dalgası oldu, kentte şu anda geriye nüfusun dörtte biri kaldı. İşgalci düşman (Gazze Şeridi ile Mısır arasında yer alan) Refah Sınırı Kapısı'nı da işgal etti. Filistinli direnişçiler buna karşı güçlü bir direnç gösterdi ve işgalcinin saflarında kayıplara yol açtı."
İsrail'in Refah Sınır Kapısı'nı işgal etmesiyle insani yardımların Gazze Şeridi'ne girmesine engel olduğunu vurgulayan Ebu Zuhri, Refah Sınır Kapısı'nın yeniden açılmasıyla daha önce olduğu gibi Gazze'deki Filistin halkına yardımların ulaştırılması gerektiğini belirtti.
Hamas yetkililerinin, İsrail ordusunun Refah Sınır Kapısı'nı ele geçirmesi ve kentteki Filistinli sivillere yönelik devam eden saldırıları konusunda Mısır makamlarıyla iletişim halinde olduklarını aktaran Ebu Zuhri, "Hamas olarak Refah Sınır Kapısı'ndaki işgalin son bulması ve eskisi gibi açılması konusunda Mısır'la hemfikiriz." diye konuştu.
"İsrail'in sergilediği tutum nedeniyle müzakereler çıkmaza girdi"
Gazze'de ateşkes ve esir takası konusundaki dolaylı müzakerelere ilişkin Ebu Zuhri, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mısır ve Katar'ın arabuluculuğunda Hamas ile İsrail arasında yapılan müzakereler, İsrail'in tutumu nedeniyle çıkmaza girdi. Hamas, arabulucular tarafından sunulan teklifi kabul etti. ABD yönetimi de söz konusu teklifi önceden görmüştü. İşgalci ise bu teklifi kabul etmeye yanaşmadı ve böylece herhangi bir mutabakatın sağlanmasına imkan olmadı."
İsrail'in aslında Gazze Şeridi'nin güneyinde yaklaşık 1,5 milyon kişinin sığındığı Refah kentine yönelik kara saldırılarını başlatmakla bahsi geçen teklifin kağıdını yırtıp attığını söyleyen Ebu Zuhri, İsrail yönetiminin müzakerelere yönelik olumsuz tutumunu Gazze Şeridi'ndeki Zeytun Mahallesi ve kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'na yeni saldırılarla devam ettirdiğini vurguladı.
"Bizler de bedel ödeme konusunda halkımızın ön saflarında yer alıyoruz"
İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarının dışında Lübnan gibi ülkelerde üst düzey Hamas yetkililerini hedef alarak cepheyi genişlettiğine dikkati çeken Ebu Zuhri, "Savaşın doğasında bedeller ödeme söz konusu. Bizler de bedel ödeme konusunda halkımızın ön saflarında yer alıyoruz." ifadelerini kullandı.
Ebu Zuhri, Hamas'ın, İsrail'in devam eden saldırılarına ve suikastlarına yanıt verebilecek güçte olduğunu savundu.
"Güney Afrika'nın ve onun talebini destekleyen ülkelerin tutumuyla gurur duyuyoruz"
Hamas yetkilisi Ebu Zuhri, Güney Afrika'nın 10 Mayıs'ta Uluslararası Adalet Divanına (UAD) Gazze'deki saldırılarına devam eden İsrail'e karşı tedbir kararına hükmetmesi için başvuruda bulunduğuna işaret ederek, "Hem Güney Afrika'nın tutumuyla hem onun talebini destekleyen tüm ülkelerin tutumuyla gurur duyuyoruz." dedi.
Ebu Zuhri, Güney Afrika'nın attığı adımın ve diğer ülkelerin verdiği desteklerin, Filistin davasına uluslararası desteğin boyutunu gözler önüne serdiğini kaydetti.
Gazze'deki geçici liman, kara sınır kapılarının alternatifi olamaz
ABD'nin insani yardımların Gazze Şeridi'ne deniz yoluyla ulaştırılması için Gazze açıklarında geçici bir yüzer liman inşa etmeye katkı sunması konusunu da hatırlatan Ebu Zuhri, Filistin halkının temel ihtiyaçlarının temin edilmesinin önünde hiçbir engelin olmaması gerektiğini söyledi.
ABD'nin insani yardımlarla Gazze Şeridi'nde sivillere yönelik saldırılarını sürdüren İsrail'e verdiği desteklerin üstünü örtemeyeceğine işaret eden Ebu Zuhri, "bir yandan Gazze'ye birazcık gıda maddeleriyle boy gösterirken diğer yandan İsrail'e her türlü silah ve mühimmatı sağlamanın mantıksız" olduğunu vurguladı.
Ebu Zuhri, geçici limanın Gazze Şeridi'ndeki tüm sınır kapılarını kapalı tutmaya alternatif olmayacağını kaydetti.
Gazze açıklarındaki geçici yüzer limanın ayrıca yabancı güçlerin bölgede varlık göstermesi gibi bir ihtimalin ilk adımı olmaması gerektiğini dile getiren Ebu Zuhri, denizde veya karada olabilecek herhangi bir yabancı gücü kabul etmeyeceklerini ve bunu da bir tür işgal sayacaklarını sözlerine ekledi.