Örgüt tarafından yapılan açıklamada "Dr.Mursi kasıtlı bir şekilde öldürülmüştür" ifadesi yer alırken olayla ilgili uluslararası bir araştırma komisyonunun kurulması talep edildi.

Muhammed Mursi'nin mahkemede kendi haklarını değil Mısır halkının haklarını müdafaa ettiği ve şehit olduğunu belirten açıklamada, "Dr.Mursi, çok ağır şartlarda hücre hapsine tabi tutuldu, en temel tedavi hakkından yararlanması engellendi ve ölüme terk edildi. Ölümü Mısır rejiminin sorumluluğundadır." ifadeleri kullanıldı.

İhvan, uluslararası örgütler ve insan hakları kuruluşlarını göreve çağırarak Mısır'da tutuklu bulunanlara karşı sistematik baskının son verilmesini istedi.

İhvan'ın siyasi kolu Hürriyet ve Adalet Partisi ise yayınladığı açıklamada Mursi'nin mahkemedeki son sözlerinin uğradığı baskılarla ilgili olduğunu belirtti. Açıklamada Mursi'nin askeri yönetimin kendisini öldürmek istediği, sağlık koşullarının oldukça ağırlaştığı, son haftalarda birkaç kez baygınlık geçirmesine rağmen tedavi edilmediği yönünde beyanları bulunduğu kaydedildi.

1928 yılında Hasan el Benna tarafından kurulan ve günümüzde dünyanın pek çok ülkesinde teşkilatı bulunan İhvan-ı Müslimin hareketi, Mısır hükümetlerinin dönem dönem hedefi oluyor. Kurucu lideri Hasan el Benna, ideologlarından Seyyid Kutup ve daha pek çok liderini suikast sonucu ya da idamla kaybeden hareket, 2013 yılında gerçekleşen darbeden sonra da yönetimi ele geçiren Abdulfettah el Sisi'nin hedefi oldu. Terörle suçlanan hareket ulusal güvenliğe tehdit oluşturduğu gerekçesiyle yasadışı ilan edildi. Onbinlerce üyesi tutuklanan hareketin geniş kadroları ise Mısır dışına kaçtı.