Uzmanlar, sel, fırtına gibi aşırı hava olayları ve kuraklığın 2010-2019 arasında afet kaynaklı yer değiştirme nedenlerinin yaklaşık yüzde 90'ını oluşturduğunu vurguluyor.
Göç Araştırmaları Vakfı araştırmacısı Suzan Ilık Bilben, sel, fırtına gibi aşırı hava olaylarının 2010-2019 arasında afetlerden kaynaklı yer değiştirme nedenlerinin yüzde 89’undan fazlasını oluşturduğunu belirterek, 2070 yılına gelindiğinde her üç kişiden birinin iklim göçmeni olabileceğini söyledi.
İklim değişikliği; şiddeti artan ve sıklığı yoğunlaşan aşırı hava olayları gibi anlık ve deniz seviyesinin yükselmesi, artan kuraklıklar gibi uzun vadeli etkilerle dünyanın birçok farklı yerinde göç hareketliliğine yol açıyor.
Sel, hortum, sıcak hava dalgası, deniz seviyesi yükselmesi, kasırga, kuraklık, kıtlık, orman yangını ve fırtına gibi afetler, her bölgeye özgü sosyo-ekonomik faktörlerle iç içe geçtiğinde farklı göç dalgalarına neden olabiliyor.
GÖÇ DALGALARI KAÇINILMAZ
Göç Araştırmaları Vakfı araştırmacısı ve Akdeniz Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Araştırma Görevlisi Suzan Ilık Bilben, iklim değişikliğinin gelecek kuşakların yaşamları ve kırılgan topluluklar üzerindeki etkisine dikkati çekerek, "İnsanlığı sürdürülemez bir geleceğe doğru sürükleyen mevcut ekonomik ve toplumsal anlayış hem gelecek kuşakların yaşam hakkını elinden almakta hem de birçok topluluğu yersiz, yurtsuz hatta kimliksiz bırakmaktadır." dedi.
Tarihte iklimsel olarak elverişli bölgelere hem tarım yapmak hem de barınmak için yerleşen insanlığın bugün aynı ihtiyaçları karşılayabilmek adına tekrar yer değiştirmek zorunda kaldığını ve kalacağını dile getiren Bilben, "Dünyanın karasal yüzeyinin %1’inden daha azını kaplayan aşırı sıcak bölgelerin, 2070 yılına kadar beşte bir oranında artabileceği ve potansiyel olarak her üç kişiden birini yerinden edebileceği düşünülmektedir. Öngörülemeyen ve giderek istikrarsızlaşan yağış düzenleri, süresi ve yoğunluğu artan sıcak hava dalgaları ve artan kuraklıklar çiftçiliği zorlaştırmaktadır." ifadelerini kullandı.