Sabri, işgalci İsrail polisi ve fanatik Yahudi yerleşimci grupların, sabah saatlerinde işgal altındaki Kudüs'te yer alan Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskına dair basına açıklamalarda bulundu.
Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın "askeri kışlaya" dönüştüğünü belirten Sabri, bunun da işgal güçlerinin Kudüs'ü Yahudileştirme ve Aksa'ya hakim olma niyeti taşıdığı anlamına geldiğinin altını çizdi.
Sabri, İsrail'in Aksa ve Kudüs'teki uygulamalarını "uluslararası hukuka, insan haklarına ve tüm dinlere aykırı vahşi terör eylemleri" olarak nitelendirdi.
Bu tür saldırıların onlara bir şey kazandıramayacağını söyleyen Sabri, "Filistinlilerin erkeklere, kadınlara, yaşlılara, hastalara ve çocuklara yönelik keyfi saldırılar karşısında asla teslim olmayacaklarını" ifade etti.
Filistin halkının İslam ümmeti adına görevini yerine getirdiğini söyleyen Sabri ancak İslam ümmetinin sorumluluklarından muaf olmadığını; Mescid-i Aksa'nın sorumluluğunun herkesin üzerinde olduğunu ve herkesin vazifesini üstlenmesi gerektiğini bildirdi.
Sabri, ayrıca Filistinlilerin "İsrail'in Mescid-i Aksa'nın zaman ve mekan olarak bölünmesi kapsamındaki planlarını uygulamasına izin vermeyeceğini" kaydetti.
SABAH NAMAZINDAN SONRA MESCİD-İ AKSA'YA BASKIN
İşgalci İsrail güçleri cuma gününün ardından bu sabah yine Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleyerek Filistinlileri zorla dışarı çıkarmış ve Aksa’nın kapılarını Filistinlilere kapatmıştı.
İşgalci polis, Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskında bazı Filistinlileri darbetmiş daha sonra fanatik Yahudi yerleşimci gruplar, polisin korumasında Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlemişti.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, 545 Yahudi yerleşimcinin Aksa’ya girdiğini açıklamıştı.
Fanatik Yahudiler, 15 Nisan Cuma günü başlayan ve bir hafta sürecek Hamursuz Bayramı dolayısıyla işgalci İsrail polisinin koruması altında Mescid-i Aksa’ya yönelik baskınlarını artırıyor.
Mescid-i Aksa'da baskınlara tekbirlerle tepki göstermeye çalışan Filistinliler ise işgalci İsrail güçlerinin müdahalesine maruz kalıyor.