"Irkçılık ve Tahrik Endeksi" başlıklı raporda, sosyal medya platformlarında İbranice yayımlanan Filistin karşıtı içeriklerin 2024 yılında 12,8 milyon şiddet içerikli paylaşımı aştığı belirtildi. Bu, dakikada yaklaşık 23,6 paylaşım anlamına geliyor.
Siyasi ve Askeri Gelişmelerle Artan Nefret Söylemi
Raporda, nefret söyleminin artışında siyasi, askeri ve dini faktörlerin etkili olduğu vurgulandı. Özellikle Gazze'deki saldırılar sırasında, dijital platformların düşmanlık ve tahrik yaymak için bir araç olarak kullanıldığı ifade edildi. Kudüs'teki Filistinlilere yönelik paylaşımların yoğunlaştığı belirtilirken, bu bölgedeki Filistinlilere karşı yaklaşık 8500 tahrik edici paylaşım yapıldığı tespit edildi.
Raporda ayrıca, İsrailli sosyal medya kullanıcılarının Filistinlilerin öldürülmesi veya yaralanması karşısında sevinç ve alay içeren paylaşımlar yaptığı belirtildi. Bu kapsamda, 9289 paylaşımda İsrailli kullanıcıların Gazze’ye yönelik saldırılar sonucu hayatını kaybeden Filistinlilerle alay ettiği veya bundan memnuniyet duyduğu ifade edildi. Bu durum, İsrail'de dijital şiddetin ve ırkçılığın giderek normalleştiğini gözler önüne seriyor.
Platformlar Arası Farklılıklar
Raporda, nefret içeriklerinin en fazla yayımlandığı platformun X (eski adıyla Twitter) olduğu belirtildi. Tespit edilen içeriklerin %79'u X'te, %21'i ise Facebook'ta yer aldı. İsrail’de Facebook kullanıcılarının sayısının daha fazla olmasına rağmen, X’in nefret söylemi açısından başı çekmesi, platformun İbranice nefret içeriklerini denetlemekte yetersiz kaldığını ortaya koyuyor.
Ayrıca, Meta’nın (Facebook, Instagram) içerik denetim politikalarında yaptığı son değişikliklere dikkat çekildi. Şirketin yalnızca "aşırı derecede tehlikeli" içerikleri denetleme kararı aldığı belirtilirken, bu durumun Filistinlilere yönelik nefret söyleminin platformlarda yayılmasına ve normalleşmesine katkıda bulunduğu ifade edildi.
Uluslararası Çağrı: Dijital Irkçılığa Karşı Önlem Alınmalı
Rapor, sosyal medya platformlarını, uluslararası toplumu ve karar alıcıları, Filistinlilere yönelik nefret söylemini engellemek için acil önlemler almaya çağırdı. Öneriler arasında şunlar yer aldı:
- İçerik denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi,
- Şiddet ve tahrik içeren İbranice paylaşımların diğer dillerde olduğu gibi sıkı bir şekilde denetlenmesi,
- Sosyal medya platformlarının insan hakları üzerindeki etkilerinin bağımsız ve şeffaf bir şekilde değerlendirilmesi,
- İbranice içeriklerin izlenmesi için dil ve teknoloji kaynaklarının artırılması.
Dijital Şiddet, Sahadaki Şiddeti Besliyor
Raporda, dijital dünyadaki nefret söyleminin yalnızca sanal ortamla sınırlı kalmadığı, aynı zamanda sahadaki şiddeti körüklediği ve toplumsal bölünmeleri derinleştirdiği vurgulandı. İsrail'deki dijital platformlarda yayılan bu tehlikeli söylemin, Filistinlilere yönelik hem dijital hem de fiziksel şiddeti artırdığı ifade edildi.