Netanyahu, Gazze'deki gaz sahasını geliştirmek istiyor

Abone Ol

İsrail işgal güçleri, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Gazze Denizi'ndeki Gazze Marin sahasının geliştirilmesi kararının sonuçlarını değerlendirmeye devam ediyor. Bu durum, kararın öncelikle işgalin güvenlik ve siyasi çıkarlarını koruma konusunu ele alacağını ve deniz alanıyla ilgili her türlü adımda müdahale edeceğini teyit ediyor.

Büyük bir Politika Değişikliğinin Yankıları

Haifa Üniversitesi'nden deniz politikası araştırmacısı Beni Shafniyeh ve Bar-Ilan Üniversitesi'ndeki Begin-Sadat Merkezi'nden araştırmacı Elie Ratigh, "İsrail açıklaması, Gazze'ye yönelik politikanın değiştirilmesinde büyük bir önem taşıyor" dedi. Gaz sahasının 1999'da keşfedildiğini ve nispeten küçük olmasına rağmen potansiyel olarak onlarca milyar dolarlık bir değere sahip 30 milyar m3'lük bir hacme sahip olduğunu belirttiler. Bu, "Tamar" sahasındaki doğal gaz miktarının yaklaşık onda birini temsil ediyor.

Filistin Otoritesinin Deniz Alanındaki Hakları

Araştırmacılar, "Uluslararası hukuk kuralları ve deniz anlaşmalarına göre, Filistin Otoritesi, Gazze Şeridi'nin deniz bölgesinde bulunan doğal kaynakları arama ve geliştirme konusunda egemenlik hakkına sahiptir" dedi.

İsrail'in Kontrolü ve Uygulama Zorlukları

Yedioth Ahronoth gazetesinde şu ifadelere yer verildi: "Pratik olarak, İsrail Gazze Şeridi'nin deniz alanında ve sahanın bulunduğu yerde kontrol sahibidir ve burada herhangi bir faaliyet onay gerektirir." Son iki on yılda tüm başbakanların bu sahanın geliştirilmesini teşvik etmeye çalıştığı, beklenen gelirlerin kullanımının düzenlenmesi gerektiği, ancak bunun silahlı direniş için kullanılmaması şartıyla belirtildi. Ancak tüm bu çabalar, güvenlik gerçekliği, Filistinlilerle istikrarsız ilişkiler ve sektörün ekonomik uygunluğunun eksikliği karşısında çöktü. Özellikle politik bir çevrede nispeten küçük bir alanı geliştirmek zordur.

İsrail Hükümeti Gazze'nin Deniz Alanındaki Gaz Sahasının Geliştirilmesi Kararını Değerlendiriyor*

İsrail işgal güçleri, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Gazze Denizi'ndeki Gazze Marin sahasının geliştirilmesi kararının sonuçlarını değerlendirmeye devam ediyor. Bu durum, kararın öncelikle işgalin güvenlik ve siyasi çıkarlarını koruma konusunu ele alacağını ve deniz alanıyla ilgili her türlü adımda müdahale edeceğini teyit ediyor.

Büyük bir Politika Değişikliğinin Yankıları

Haifa Üniversitesi'nden deniz politikası araştırmacısı Beni Shafniyeh ve Bar-Ilan Üniversitesi'ndeki Begin-Sadat Merkezi'nden araştırmacı Elie Ratigh, "İsrail açıklaması, Gazze'ye yönelik politikanın değiştirilmesinde büyük bir önem taşıyor" dedi. Gaz sahasının 1999'da keşfedildiğini ve nispeten küçük olmasına rağmen potansiyel olarak onlarca milyar dolarlık bir değere sahip 30 milyar m3'lük bir hacme sahip olduğunu belirttiler. Bu, "Tamar" sahasındaki doğal gaz miktarının yaklaşık onda birini temsil ediyor.

Filistin Otoritesinin Deniz Alanındaki Hakları

Araştırmacılar, "Uluslararası hukuk kuralları ve deniz anlaşmalarına göre, Filistin Otoritesi, Gazze Şeridi'nin deniz bölgesinde bulunan doğal kaynakları arama ve geliştirme konusunda egemenlik hakkına sahiptir" dedi.

İsrail'in Kontrolü ve Uygulama Zorlukları

Yedioth Ahronoth gazetesinde yayınlanan haberde şu ifadelere yer verildi: "Pratik olarak, İsrail Gazze Şeridi'nin deniz alanında ve sahanın bulunduğu yerde kontrol sahibidir ve burada herhangi bir faaliyet onay gerektirir. Son yıllarda tüm başbakanların bu sahanın geliştirilmesini teşvik etmeye çalıştığı, beklenen gelirlerin kullanımının düzenlenmesi gerektiği, ancak bunun silahlı direniş için kullanılmaması şartıyla belirtildi. Ancak tüm bu çabalar, güvenlik gerçekliği, Filistinlilerle istikrarsız ilişkiler ve sektörün ekonomik uygunluğunun eksikliği karşısında çöktü. Özellikle politik bir çevrede nispeten küçük bir alanı geliştirmek zordur."

Diplomasi Sularında Gaz Arayışı

"Lübnan'da, deniz sahasını geliştirmek için gerçek bir çaba gösteren bir anlaşmaya varıldı ve yabancı enerji şirketlerine ek rezerv aramaları için yeşil ışık yakıldı." Bu iddialı ifadeye rağmen, bölgedeki ülkeler, özellikle Mısır ve ABD, Gazze'deki anlaşmayı ilerletmeye çalışıyor. İsrail'in bu diyaloga, doğrudan veya dolaylı olarak, Hamas'la konuşma hakkı olduğu görülüyor. Gazze'nin karşısındaki sahanın geliştirilip geliştirilmeyeceği hâlâ belirsizken, denizcilik alanı ve altında yatan kaynaklar, İsrail için yeni diplomatik fırsatlar yaratıyor.

İsrail'in Bölgesel Gaz Gücü

"Son on yılda, 'Tamar, Leviathan, Karish ve Tanin' rezervlerinin keşfi sayesinde İsrail, bölgesel bir gaz gücü haline geldi." Büyük gaz rezervleri ve etkili deniz kuvvetlerinin birleşimi ile İsrail'in rotası, Filistin Otoritesi, Mısır ve Türkiye ile bir anlaşma yapmaya yöneliyor. Lübnan durumunda, iç politik çatışmalara rağmen, deniz anlaşması gerçekleştirildi. Denizde fiziksel sınırların olmaması ve bu sahanın halkın gözünden uzak olması, gelecekte karada olası çözümler için bir anahtar oluşturuyor.

Gazze'nin Deniz Sahası: Bir Gelecek Projeksiyonu

İsrail işgalinin Gazze'nin deniz sahasını ne ölçüde geliştirmeyi planladığı ve İsrail içindeki gerilimlerin Hamas'ın talepleri karşısında ne kadar esnek olacağı konusunda bir tahmin yapmak zordur. Ancak İsrail, gaz sahasının geliştirilmesinin bir zorunluluk olduğunu iddia ediyor, çünkü bunun durdurulması bölgedeki tüm tarafların çıkarlarına zarar verecektir. İsrail hükümeti için büyük bir meydan okuma, halka daha önce Lübnan'la reddedilen bir anlaşmaya benzer bir anlaşmanın gerekliliğini açıklamaktır. Ancak, zaman tek başına, farklı tarafların Lübnan'la yaşananları tekrarlayıp tekrarlamayacağını gösterecektir.