Suriye’nin Sednaya Hapishanesi, Esad rejiminin insanlık dışı işkenceleri ve zalim uygulamalarıyla adeta bir ölüm kampına dönüştü. Rejime muhalif olan binlerce kişi, burada sistematik işkence, kötü muamele ve insanlık dışı yöntemlere maruz kaldı.
Esed'in kanlı rejiminin çökmesinin ardından daha net bir şekilde ortaya çıkan işkence türleri, kurtarılan esirler tarafından anlatıldı.
İşte kan donduran o işkencelerden bazıları:
"Hapishaneye hoş geldin" dayakları
Tutuklular, gözaltı merkezine vardıklarında silikon çubuklar, metal çubuklar veya elektrik telleriyle acımasızca dövülerek karşılanıyor.
Soğuk su işkencesi
Sorgulama sırasında veya tutuklu hücredeyken, görevlinin tutukluya aniden soğuk su sıkmasıyla uygulanır. Tutuklunun tüm vücudunun rastgele hedef alınması ve tutuklunun vücuduna ciddi zarar vermek amacıyla soğuk su sıkılır.
Özellikle kış aylarında bu yöntemin sıklıkla uygulanması nedeniyle şok, titreme ve soğuk krizi yaşanıyor. Aşırı soğukta tutuklunun acısını artırmak amacıyla tutuklu, örtüsüz, soğuk hücre ve su mağduru bırakılıyor.
Boğulma işkencesi
Tutuklunun kafası suyla dolu büyük bir kase, fıçı veya leğenin içine yerleştirilir ve güvenlik görevlileri, tutukluya boğulma belirtileri yaşatmak amacıyla 1-2 dakika arasında değişen süre boyunca başını suda tutmaya zorlar.
Bir başka yöntemde, tutuklu sırt üstü yatmaya zorlanır. Bağlanır ve nefes almasını zorlaştırmak için yüzünün tamamına suya batırılmış bir bez konur. Bezin üzerine su dökülerek boğulması sağlanır.
Elektrik şoku işkencesi
Tutukluya elektrikli copla şok verilir ve bu şoklar genellikle tutuklunun karnına veya cinsel organına yönlendirilir. Elektrik kabloları elektrik üreten bir bataryaya bağlanır ve şoklar genellikle bu şekilde bacaklara ve ellere yönlendirilir.
Metal şiş ve yanık işkencesi
Isıtılmış metal şişler veya sigaralar, tutukluların vücutlarına bastırılarak ağır yanıklara sebep olur.
Demir sandalye işkencesi
Tutuklular, elektrik verilen bir sandalyeye oturtularak tüm sinir sistemlerinin zarar görmesine neden olan şoklara maruz bırakılır.
Hayalet pozisyonu
Ellerinden ya da ayaklarından tavana asılan tutuklular bu acımasız pozisyonda bırakılır. Vücudun tüm ağırlığı bileklere asılır. Omuz ve üst kol kaslarının yırtılmasına ve manşetlerin şişmesine neden olan bu işkence saatlerce veya günlerce sürebilir.
Yan hayalet pozisyonu
Tutuklu bir eliyle veya ayaklarından biriyle tavana asılır ve vücudu yerden kaldırılır. Bu da vücudun sallanmasına ve sarkan el veya ayağın şişmesine neden olur.
Çömelme pozisyonu
Tutuklu, duvara yaslanmadan, elleri başının arkasında, ayak parmakları üzerinde çömelmeye zorlanır ve yapmaması halinde dayağa maruz kalır. Uzun süre boyunca ya da bütün gün bu pozisyonda bırakılır.
Tekerlek işkencesi
Tutuklu, küçük bir araba lastiğine yerleştirilip hareket edemeyecek şekilde içine sabitlenerek şiddete maruz bırakılıyor.
Rüzgar halısı
Tutuklu, iki hareketli bölümden oluşan ahşap bir tahta üzerine sabitlenir ve iki bölüm birbirine doğru veya karşılıklı olarak katlanır. Omurgada korkunç bir ağrıya neden olan pozisyon devam ederken şiddet uygulanır.
Alman sandalyesi
Metal bir sandalyede tutukluların vücutları gerilerek omurgalarına kalıcı hasarlar veriliyor.
Saç ve deri işkencesi
Güvenlik personeli, tutuklunun elleri ve kollarını bağlayarak vücudundaki saçları ve kılları, elle, cımbızla veya yapışkan malzemelerle kökünden alır.
Kesme işkencesi
İşkence personeli, tutuklunun, kulağını, parmaklarını veya cinsel organını, genellikle ağaç budamak için kullanılan makas veya bıçakla keser.
Zımbalama işkencesi
Küçük iğneler ve kesici aletler, tutukluların burun, dudaklar, kulak, ayak ve ayak tabanı gibi vücutlarının hassas bölgelerine batırılır.
Sednaya Hapishanesi’nde sadece 2011-2015 yılları arasında yaklaşık 13 bin kişi idam edildi.
Aç bırakma, tecavüz, diri diri yakma, toplu infaz ve tankla ezme gibi şeytani yöntemler de rejimin uyguladığı diğer işkenceler arasında yer aldı. Rejimin çökmesinin ardından hapishanedeki insanlık dışı uygulamalar, Esad rejiminin on yıllardır süren zulmünün bir özeti niteliğini taşıdı.
Kaynak: @AlshamiMahir, Daily Ummah