Orta Doğu

Türkmenler, IKBY’de kurulacak yeni hükümette daha etkin ve fazla bakanlık istiyor

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Etnik ve Dini Oluşumlardan Sorumlu Bakanı ve Irak Türkmen Cephesi (ITC) Yürütme Kurulu Üyesi Aydın Maruf, Türkmenlere yeni hükümette birden fazla bakanlığın yanı sıra IKBY başkan yardımcılığı ve başbakan yardımcılığının verilmesini talep etti.

Abone Ol

Maruf, IKBY’de 20 Ekim’deki seçimlerin ardından başlayan hükümet kurma müzakereleri, Türkmenlerin yeni hükümetten beklentileri, eğitim ve Kerkük’teki valilik seçimine ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Meclis başkanlığı, IKBY başkanlığı ve hükümet kurma sürecinde siyasi partilerin anlaşması gerektiğini belirten Maruf, bunun özellikle de Kürdistan Demokrat Partisi ( KDP) ile Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) arasında sağlanacak anlaşmaya bağlı olduğunu söyledi.

“Hükümet kurulum sürecine ilişkin geçmiş döneme kıyasla KDP ve KYB arasında anlaşma sağlanması zaman alacak.” diyen Maruf, Türkmenler olarak, yeni hükümetin siyasi partilerin anlaşması sonucu Türkmenler ve Hristiyanların da katılımıyla bir an evvel kurulmasından yana olduklarını vurguladı.

“Türkmen hakları kotadan daha büyüktür”

Maruf, hükümetin kurulmasının gecikmesi halinde olumsuz sonuçlarının olabileceğini ve bu nedenle bir an evvel anlaşma sağlanması gerektiğini tekrarlayarak, Türkmenlerin yeni hükümetten beklentilerine ilişkin şunları söyledi:

“Türkmenler önemli bir faktördür, varlıktır. Irak anayasasına göre Irak’ta 3. ve bölgede (IKBY) 2. ana unsurdur. Geçmişte kota konusunda bize bir haksızlık yapıldı. Sayımız 5’ten 2’ye düşürüldü. Bu da Erbil’de 1, Süleymaniye’de 1 olarak paylaştırıldı. Biz buna Irak Türkmen Cephesi olarak tepki verdik. ITC, Türkmenlerin yegane temsilcisidir. Bugün mecliste kotadan 2 Türkmen milletvekili var ve bu sayı olarak azdır. Türkmenler önemli bir varlıktır, millet olarak görülmesi gerekir, kota esas değildir. Türkmen hakları kotadan daha büyüktür.

Bu hükümette Türkmenlere 1 bakanlıktan daha fazla verilmesi gerekir. Bu defa bölge başkan yardımcısı, başbakan yardımcısı gibi görevlerin de Türkmenlere verilmesi Türkmenlerin doğal hakkıdır. Biz bunun üzerine de çalışıyoruz. Gelecek hükümette kabinenin kurulmasından, siyasi ve güvenlik istikrarından yanayız. Türkmenlerin de buradaki varlığını korumak önemlidir.”

Erbil’de bir Türk üniversitesi açılması gerekir"

Maruf, Türkmen varlığının en önemli faktörlerinden birinin de eğitim olduğunu ve eğitimi bir yatırım olarak gördüklerini vurguladı.

Erbil'de 15 ve Kifri’de 3 tane olmak üzere 18 Türkmen okulu bulunduğunu belirten Maruf, bunların Eğitim Bakanlığına bağlı olduğunu kaydetti.

Maruf, “Şu andaki Türkmen okulları coğrafi olarak eski Erbil üzerine kurulmuştur, daha fazla merkezdedir. Erbil bugün büyük bir şehir oldu ve Türkmen okullarının da bugünkü Erbil üzerinde dağılması gerekir. Biz bunun üzerine de çalışıyoruz.” dedi.

Erbil’de bir Türk üniversitesinin açılmasının şart olduğunu dile getiren Maruf, “Bundan biz mahrum olduk. Özellikle Türkiye tarafından desteklenen Erbil’de bir Türk üniversitesinin, Ankara Üniversitesi, İstanbul’daki üniversiteler veya Gazi Üniversitesinin devlete bağlı bir şubesinin burada açılması bölge ve Türkmenler için büyük bir katkı sağlar.” diye konuştu.

Maruf, Erbil’de bir Türk üniversitesi açıldığında Türkmen okullarında 2 bin öğrenci varsa, bu sayının 20 bine çıkma ihtimali bulunduğunun altını çizerek, Türkçe eğitim veren üniversitenin bölgede ihtiyaç olduğunu vurguladı.

“Kerkük’teki idareyi (valiliği) tanımıyoruz”

Kerkük'te valilik seçimi için yapılan ancak Türkmenlerin iptal edilmesi için dava açtığı yerel idareye ilişkin de konuşan Maruf, “Kerkük’teki idareyi tanımıyoruz, kabul etmiyoruz, yasa dışı bir idare kuruldu.” ifadelerini kullandı.

ITC olarak KDP ve Sünni Araplarla bu konuda Irak Federal Mahkemesine başvurduklarını hatırlatan Maruf, dosyanın sonrasında İdari Mahkemeye verildiğini söyledi.

Mahkemenin ilgili oturumunun sürekli ertelendiğini ve bunun da siyasi bir amaç taşıdığını belirten Türkmen Bakan Aydın Maruf, şöyle konuştu:

“Bu uzun bir süredir sürekli erteleniyor. 4 Aralık’taki oturum maalesef 24 Aralık’a ertelendi. Bu erteleme hepsi siyasidir, baskı amaçlıdır. Bu mahkemenin arkasında bazı siyasi taraflar var. Baskı oluşturup sürekli bu dosyayı ertelemeye çalışıyorlar. Başka konularda mahkeme 1 haftada karar vermiştir ama neden Kerkük’te karar verilmiyor? Bu erteleme Kerkük’teki birlikte yaşamayı da olumsuz etkilemektedir. Irak mahkemesinin bir an evvel dosya konusunda karar vermesi gerekir. Bu, Türkmenlere karşı bir adaletsizliktir ve kabul edilemez.”