Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "Ürdün, bugün, fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya işgal devleti İsrail'in polisi korumasında baskın düzenleyip avlularında İsrail bayrağı açmasını ve Müslümanların Harem-i Şerif'e girişlerini engellemesini kınıyor." ifadeleri kullanıldı.

Uluslararası hukuku ve Kudüs'teki mukaddes alanlara ilişkin statükoyu ihlal eden fanatik Yahudilerin bu girişiminin kabul edilemez olduğu vurgulandı.

Mescid-i Aksa'nın 144 dönümlük alanının tamamıyla Müslümanlara ait olduğuna dikkat çekilerek, İsrail'in Mescid-i Aksa'da ve diğer Müslüman-Hristiyan kutsal alanlarında ya da Kudüs'te hiçbir şekilde egemenlik sahibi olmadığının altı çizildi.

Açıklamada ayrıca bölgedeki "işgal güç" sıfatıyla İsrail'e Mescid-i Aksa'ya yönelik tüm kışkırtıcı uygulamalarına ve ihlallerine son vermesi çağrısı yapılarak, Mescid-i Aksa ve Kudüs'teki vakıfların idaresinin Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına ait olduğu vurgulandı.

Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, "Beyadenu for the Temple Mount" adlı aşırı sağcı örgüt mensubu fanatik Yahudilerin, Mescid-i Aksa'ya düzenledikleri baskın sırasında Harem-i Şerif'in avlusunda İsrail bayrağı açtığı görülmüştü.

Fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskınlar ve gerçekleştirdiği provokasyonlar bölgede gerginliğin tırmanmasına neden oluyor.

Lübnan Sağlık Bakanlığı, İsrail saldırılarında 3 bin 645 kişinin öldüğünü açıkladı Lübnan Sağlık Bakanlığı, İsrail saldırılarında 3 bin 645 kişinin öldüğünü açıkladı

Mescid-i Aksa'ya ilişkin statüko

Ürdün, 1994'te İsrail ile imzaladığı Vadi Araba Anlaşması uyarınca Kudüs'teki dini işlerden sorumlu ülke olarak kabul ediliyor.

Yine 2013'te Ürdün Kralı 2. Abdullah ile Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas arasında imzalanan anlaşmaya göre, Kudüs ve oradaki kutsal mekanların savunulması ve vesayet hakkı da Ürdün'e verildi.

Anlaşmaya göre Mescid-i Aksa; Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.

Daha önce Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin izni dahilinde Mescid-i Aksa'yı ziyaret eden Yahudiler, 2003'ten bu yana Vakıflar İdaresinin egemenliğini ihlal eden İsrail'in tek taraflı kararı çerçevesinde polis eşliğinde Müslümanların kutsal mabedine giriyor.

İsrail yönetimi, Mescid-i Aksa'da "sadece Müslümanların ibadet edebildiği diğer dinlerin mensuplarınınsa sadece ziyaret edebileceği" tarihi statükonun korunduğunu savunuyor.

Ancak fanatik Yahudi yerleşimcilerin İsrail polisi korumasında Aksa'ya düzenledikleri baskınlarda dua etmeleri ve dini ritüelleri yerine getirmeleri sıkça kameralara yansıyor.