Krallığın üst düzey figürlerinin başkent Riyad'daki lüks bir otelde alıkoyulması resmi olarak yolsuzlukla mücadele olarak tanımlanmıştı. Fakat birçokları bu operasyonu Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın iktidarını sağlamlaştırma hamlesi olarak görülmüştü.
İngiliz The Guardian gazetesine bu operasyona ilişki bilgi veren bir kaynak, içerideki herkesin gözlerinin bağlandığını ve prenslerin ve iş adamlarının dövülüp duvara bağlandığını anlattı. Haberde adı anılmayan kaynak şunları söyledi: "İlk geceydi, herkesin gözleri bağlıydı ve hemen herkes Mısır istihbaratının 'dayak gecesi' dediği şeye maruz bırakıldı. İnsanlara neden burada olduklarını bilip bilmedikleri soruluyordu. Kimse bilmiyordu. Bazıları çok kötü olmak üzere çoğu dövüldü. 'Stres pozisyonu'nda duvara bağlanmış insanlar vardı. Saatler sürdü ve işkenceyi yapanların hepsi Suudi'ydi."
"Bazen şantaj yapıyorlardı"
Tüm bunların onları gevşetmek için yapıldığını anlatan kaynak, bir sonraki gün sorgucuların geldiğini aktardı. Tutukluların odalara ayrıldığını anlatan kaynak, sorguculara ilişkin "Sayfalarca bilgi ve belge ile kapıya dayandıklarına dair bir yanlış kanı var. Çok az şey biliyorlardı. Suudi varlıkları konusunda bilgileri vardı fakat offshore hesaplar konusunda ümitleri yoktu" ifadelerini kullandı.
Söz konusu kaynak, "Ne aradıklarına dair çoğunlukla fikirleri yoktu. Bazı durumlarda şantaj yapıyorlardı, çünkü tutukluların bir kısmı herhangi bir şey imzalamayı reddediyordu" dedi.
Kaşıkçı cinayetinde yer aldılar
Haberde sözlerine yer verilen başka bir kişi de "Bu, sadece onun (Prens Muhammed bin Selman) iktidarını pekiştirmesi için yapıldı. Kaşıkçı vahşetinden önce yaşandı. Bundan sıyrılması, ikincisini (Kaşıkçı cinayeti) yapmasına izin verdi. Ritz Carlton'daki olayda görev alan gardiyanlar cinayette de görev aldı" dedi.