Raporda, ordunun artan görev yükü, insan kaynağı eksikliği, psikolojik ve lojistik zorluklar nedeniyle ciddi bir darboğazda olduğu ifade edildi. Özellikle Gazze’ye yönelik olası bir askeri operasyonun bu yükü daha da artıracağı vurgulandı.
Personel Eksikliği ve Artan Görev Yükü
Rapora göre, İsrail ordusu, İkinci Lübnan Savaşı ve İkinci İntifada’dan bu yana en büyük operasyonel yükle karşı karşıya. Ordunun, Gazze, Lübnan ve Suriye gibi farklı cephelerdeki faaliyetleri nedeniyle asker ihtiyacı hızla artıyor.
Ordunun mevcut personel sıkıntısı, askerlerin izin sürelerini de etkiliyor. Önceden her iki haftada bir kısa izin alabilen askerler, artık 17 gün boyunca kesintisiz görev yaptıktan sonra sadece 3-4 gün izin alabiliyor. Bu durum, askerlerin aileleriyle görüşmelerini ayda bir kezle sınırlıyor.
Raporda, ordunun Gazze, Lübnan ve Suriye sınırlarına yeni askeri noktalar kurduğu ve bu bölgelerdeki asker sayısını üç katına çıkardığı belirtiliyor. Ayrıca, son savaşlarda 12 binden fazla askerin öldüğü veya yaralandığı, bu kayıpların da insan gücü eksikliğini derinleştirdiği ifade ediliyor.
Ordunun bu açığı kapatmak için yeni bir piyade tugayı kurmayı planladığı, ancak bunun zaman alacağı ve mevcut askerler üzerindeki yükü artıracağı belirtiliyor. Ayrıca, eski askerlerden oluşan yeni rezerv birlikler kurulması hedefleniyor. Ancak bu birliklerin yaş ortalamasının 40-60 arasında olacağı ve sağlık durumlarının sınırlayıcı bir faktör olabileceği vurgulanıyor.
Askerler ve Aileler Üzerindeki Baskı
Raporda, askerlerin sadece operasyonel değil, psikolojik ve fiziksel olarak da büyük bir baskı altında olduğu ifade ediliyor. Eğitim sürelerinin kısaltılması ve sürekli görevlendirmeler, askerlerin performansını olumsuz etkiliyor. Bu durum, askerlerin aileleriyle olan ilişkilerini de zorluyor.
Yedek askerler üzerindeki yükü hafifletmek için çaba gösterildiği belirtilse de, asıl yükün düzenli birliklerin omuzlarında olduğu ve bu durumun önümüzdeki yıllarda devam etmesinin beklendiği ifade ediliyor.
Çoklu Cepheler ve Yeni Tehditler
İsrail ordusunun karşı karşıya olduğu en büyük zorluklardan biri, birden fazla cephede aynı anda faaliyet göstermesi. Batı Şeria ve Ürdün Vadisi'ndeki çatışmalar, Gazze'deki direniş gruplarıyla mücadele ve Lübnan sınırındaki Hizbullah tehdidi, ordunun kapasitesini zorluyor.
Raporda, İsrail ordusunun Gazze’ye yönelik yeni bir saldırı planı hazırladığı, ancak bu saldırının önceki hava operasyonlarından farklı olarak Gazze’de kalıcı bir askeri varlık oluşturmayı hedeflediği belirtiliyor. Bu durumun, askerler üzerindeki yükü daha da artıracağı ifade ediliyor.
Gazze'ye Savaş Açma Yeteneği Sorgulanıyor
Raporda, İsrail ordusunun mevcut insan gücü eksikliği ve operasyonel yükü nedeniyle Gazze’ye yeni bir savaş açma kapasitesinin sınırlı olduğu ifade ediliyor. Gazze’de kalıcı bir askeri varlık oluşturmanın maliyetli ve riskli olacağı, bu nedenle ordunun alternatif stratejiler geliştirdiği belirtiliyor.
Sonuç olarak, raporda İsrail ordusunun hem operasyonel hem de lojistik açıdan ciddi bir krizle karşı karşıya olduğu, bu durumun hem askerler hem de aileleri üzerinde büyük bir baskı oluşturduğu vurgulanıyor. Olası çözümler arasında, Gazze’de tampon bölgeler oluşturma veya sınırlı askeri operasyonlar düzenleme gibi seçenekler yer alıyor. Ancak bu çözümler de ordunun insan gücü ve kaynakları üzerindeki baskıyı hafifletmekten uzak görünüyor.