Suriye Cumhurbaşkanı Şera: Halkın kanına bulaşanlar hesap verecek Suriye Cumhurbaşkanı Şera: Halkın kanına bulaşanlar hesap verecek

Belgeler, İsrail'in Fransa'nın yardımıyla Negev Çölü'nde bir nükleer tesis kurduğunu ve Washington'un bilgisi olmadan bu projeyi ilerlettiğini ortaya koyuyor.

Dimona Projesi ve "Gizlilik İçinde Gizlilik"

İsrail'in ilk başbakanı David Ben Gurion, 1950'lerin ikinci yarısında nükleer projeyi başlattı. 1957 yılında İsrail ve Fransa arasında gizlice yapılan bir anlaşma, Dimona nükleer kompleksinin kurulmasına zemin hazırladı. Bu proje, İsrail liderleri tarafından "gizlilik içinde gizlilik" olarak tanımlandı.

Dimona'daki tesisin en dikkat çekici özelliği, yer altında bulunan ve altı katlı bir yakıt işleme tesisi olmasıydı. Bu tesis, silah yapımında kullanılabilecek plütonyum üretimini tamamen gizli bir şekilde gerçekleştirdi.

ABD'nin Şüpheleri ve İlk Keşifler

ABD, Dimona projesini 1960 yılının son aylarında keşfetti. Ancak o dönemde, yer altındaki yakıt işleme tesisinin varlığından haberdar değildi. ABD'li yetkililer, Dimona'nın amacını anlamaya çalışırken, projenin plütonyum üretimi, elektrik üretimi veya araştırma amaçlı olup olmadığını tartıştı.

ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), 8 Aralık 1960 tarihinde yayımladığı bir raporda, Dimona'nın plütonyum üretiminin İsrail'in temel hedeflerinden biri olduğunu belirtti. Ancak, bu iddiayı destekleyecek kesin bir kanıt bulunamadı.

İsrail'in ABD'yi Yanıltma Taktikleri

1960 yılında ABD Başkanı Dwight Eisenhower'ın yönetimi, İsrail'e Dimona'nın amacıyla ilgili zorlayıcı sorular sordu. Ancak İsrail, Dimona'nın yalnızca "endüstriyel, tarımsal ve bilimsel araştırmalar" için olduğunu iddia etti. İsrail, ABD'li müfettişlerin Dimona'yı ziyaret etmelerine izin verdi ancak bu ziyaretler sırasında yer altındaki plütonyum işleme tesisini gizlemek için geniş çaplı bir aldatma kampanyası yürüttü.

1961 ile 1969 yılları arasında ABD'li müfettişler Dimona'yı sekiz kez ziyaret etti. Ancak İsrail, müfettişleri yanıltarak Dimona'nın yalnızca elektrik üretimi için bir tesis olduğu izlenimini verdi.

Plütonyum Üretimi ve Nükleer Silahlar

1965 yılında İsrail, Dimona'daki yer altı plütonyum işleme tesisini tamamladı ve bir yıl sonra silah yapımında kullanılabilir plütonyum üretmeye başladı. 1967 Arap-İsrail Savaşı öncesinde İsrail, ilk nükleer cihazlarını gizlice bir araya getirdi.

ABD Dışişleri Bakanlığı'na bağlı İstihbarat ve Araştırma Bürosu'nun 9 Mart 1967 tarihli bir raporunda, Dimona'nın artık tamamen silah üretimi için çalıştığı ve İsrail'in altı ila sekiz hafta içinde bir nükleer silah üretebileceği belirtildi.

Sonuç ve Etkiler

İsrail'in Dimona projesi, ABD'nin güçlü muhalefetine rağmen, İsrail liderlerinin kararlılığı sayesinde başarıya ulaştı. İsrail, bu projeyi ülkenin güvenliği için bir zorunluluk olarak gördü ve uluslararası baskılara rağmen nükleer kapasitesini geliştirdi.

ABD'nin Dimona'daki faaliyetleri tam olarak anlayamaması ve İsrail'in aldatma taktikleri, İsrail'in nükleer silah programını sürdürmesine olanak tanıdı. Bu durum, İsrail'in nükleer kapasitesini artırmasına ve Orta Doğu'daki stratejik dengelerde önemli bir rol oynamasına zemin hazırladı.

daily ummah